“Lyon’da yapılacak tek güzel şey yemek yemektir” demiş ünlü romancı Stendhal. Bugün de Lyon’da öncelik yemek… Ülkenin en ünlü şefi Paul Bocuse, en ünlü geleneksel restoranları (bouchons) burada. Tabii Rönesans mimarisi, Roma kalıntıları, geniş sanat mekânları, yetenekli tasarımcıları da şehrin diğer zenginlikleri…
Fransa’nın Paris’ten sonra en önemli şehri olan Lyon, Fransa’nın güneydoğu kısmında yer alıyor. Rhône yönetiminin merkezidir ve Rhône-Alpes bölgesinde yer alır. Konum olarak Marsilya ile Paris’in arasıda yer alır. 2010’da Birleşmiş Milletler tarafından yapılan sayıma göre şehirde yaklaşık 485 bin kişi yaşıyor.
Lyon, kendi mutfağı ile dünyada büyük bir ün kazanmış durumda. Avrupa’nın en önemli gastronomi merkezlerinden biri olarak bilinir. En ünlü yemeklerini sıralayacak olursak, aralarında çikolatalı kruvasan, Lyon salatası, balık ve siyah puding bulunmakta. Tabii bunlar Lyon mutfağına özel olarak hazırlandığı için farklı tatlar içeriyor.
Kruvasan fiyatı şehrin etrafında 1.5 ve 3 euro arasında değişirken, bira fiyatları 2.5-3 euro civarında. Eğer bir lüks restorana gitmek istiyorsanız en az 24 saat önceden rezervasyon yaptırmanız gerekir. Bouchon adı verilen restoranlar, şehrin her yerine yayılmış durumda.
Bouchon restoranları kalitesi, fiyatlarına da yansıyor. 2 kişilik bir akşam yemeğini 150-200 euro civarında bir fiyata kapatabilirsiniz.
Mutfağın yanı sıra tarihi kalıntılardan dolayı da UNESCO tarafından şehrin birçok tarafındaki tarihi kalıntılar koruma altına alınmış.
Lyon’da ulaşım da oldukça basit. Şehrin her tarafına uzanan metro, otobüs hatları bulunmakta. İlk gittiğinizde haftalık veya günlük olmak üzere biletler alabilirsiniz. Bu biletleri şehir içinde kullanılan bütün toplu taşımada kullanabilirsiniz. Tek günlük biletler ise genelde 6 Euro gibi bir ücrete geliyor. Bununla birlikte bir gün boyunca bütün şehri gezebilirsiniz.
Lyon Güzel Sanatlar Müzesi
Lyon’a gidip de Güzel Sanatlar Müzesine gitmemek olmaz. İçerisinde birçok ünlü Fransız ressamın ve dünya çapındaki sanatçıların eserleri özenle korunmakta. Turistler için ise indirim yapıyorlar.
Bina 17.yüzyılın başlarında inşa edilmiş ve müze olmadan önce bir manastır olarak kullanılıyormuş. Müzeye dönüştükten sonra dünya çapında ve Fransa’nın her tarafında araştırmalar başlatılmış. Bu araştırmalarla birlikte de müzeye çok fazla eser bulma fırsatı sunmuşlar. Savaş zamanından da kalan birçok eser hâlâ korunmakta. Fiyat, yetişkinler için 8 euro iken, öğrenciler sadece 4 euro ödüyor.
Notre-Dame de Fourvière Bazilikası
Dünya üzerindeki en ihtişâmlı bazilikalardan biri olan Notre-Dame bazilikası, 1876 yılında inşa edilmiş. Eskisi gibi özel günlerde içeride hâlâ ibadet yapılıyor ve turistlere de haftanın her günü hizmet veriyor.
2015 yılında şehirde gerçekleşen terör saldırısı nedeniyle kaçan teröristlerin ateş açması sonucu hasar almıştı ve yaklaşık bir ay gibi bir süre yeniden restorasyon çalışmaları başlatılmıştı. Fakat restorasyon esnasında kaza geçiren bir işçi nedeniyle restorasyonun yarısı yapılmamış, kaza geçiren kişi için bir anıt olarak ayrılmıştı.
