İzmir Saat Kulesi Gezi Rehberi
İzmir Saat Kulesi Atatürk’ten Celal Bayar’a Menderes’ten II. Abdülhamit’e bir çok ülke yöneticisini selamlamasının yanı sıra, şu konuda da bilgi verelim ki, İzmir halkı tarafından çok sevilen bir olgudur. Gerçek anlamda sizler de çok güzel bir yer görmek isterseniz o zaman Saat Kulesi’ni görmelisiniz. Saat Kulesi bugüne kadar sadece bir kez bozulmuştur. Bu bozulma durumu ile ilgili de şunu bilmek gerekir ki, İzmir depreminden sonra yaşanmış bir olay olarak bilinmektedir.
Saat Kulesi’nin Tarihi
Bir çok insanın özellikle de şu anda kuşlara yem atmaktan öte o harika görünümlü yapıyı görmek için gittikleri yer ile ilgili olarak sizlere tarihi hakkında biraz bilgiler aktarmaya çalışacağız. Öncelikle şunu bilmek gerekiyor ki, saat kulesi yapılışı Osmanlı zamanında gerçekleşmiştir. 1876 yılında tahta çıkmış olan II. Abdülhamit için bilgiğinide gibi 33 yıl tahta çıkmış olsa da aslında Osmanlı’nın en zor dönemlerinde tahta çıkmıştır. 1901 yılında tahta çışının 25. yıl dönümü şerefine, sadrazam Mehmet Said Paşa tarafından padişah II. Abdülhamit için yaptırılmıştır. Kulenin saati aynı dönemde Alman imparatoru olan II Wilhem tarafından II.Abdülhamit’e hediye edilmiştir. Aslında bu kulenin üzerinde bir de Osmanlı Devleti tuğrası bulunmaktaydı ancak, Osmanlı yıkılması ve Cumhuriyet’in kurulmasıyla bu tuğra kaldırıldı.
Saat Kulesi’nden İzmir Manzarası
Paris’in Eyfel Kulesi, Roma’nın Pisa Kulesi varsa, kuşku yok ki, İzmir’in de bu şahane görselliğiyle sizlere çok farklı bir hava sunan yapısı Saat Kulesi’dir. Çevresinde bulunan 4 adet çeşme harika görüntüsünü arttırmaktadır. Hele bir de arkadaki deniz manzarasıyla gece o ışıklandırmanın orada bir fotoğraf çekerseniz sizler de tam anlamıyla ne demek istediğimizi anlarsınz. Bu arada şunu da söylemek gerekir ki, o tarihi yapısıyla ihtişamlı bir şekilde durmaktadır. Harika görüntüsü Osmanlı dönemi’nden kalma olan bu güzel yapıyı sizler de görmelisiniz.
Son olarak şu bilgiyi de vermek gerekir ki, Saat Kulesi yapılışı ile birlikte, kentsel bir simge haline de gelerek, kendini çok önemli şekilde göstermeyi başarmış bir yapıdır. Eğer yolunuz İzmir’e düştüyse mutlaka görmeniz gereken bir yerdir.