Yere Batan Sarnıcı
İstanbul’un en görkemli yapılarından olan Ayasofya’nın güneybatısında yer alan Bazilika Sarnacı’dır. Bizans imparatorluğundan I. Justinianus tarafından yaptırılmış olan büyük yer altı sarnıcı, suyun içerisinden yükselen ve sayısız bir şekilde görülen mermer sütunlar nedeniyle halk arasında Yerebatan sarayı olarak bilinir. Sarnıç daha öncelerinde Bazilika olarak bilindiği için kimi insanlar tarafından Bazilika Sarnıcı olarak anılmaktadır.
Sarnıç uzunluğu 140 metredir. Genişliğiyse 70 metre olan dikdörtgen şeklinde alanı kaplayan, dev bir yapıda bulunur. 52 basamaklı taş bir merdiven ile inilen bu sarnıcın içinde her biri 9 metre yükseliği 336 sütun bulunur. Birbirine 4.80 metre aralıklar ile dikilen bu sütunlar her birinde 28 sütun içeren 12 sıra meydana getirmişlerdir. Sarnıcın tavan aralığında kemerler sayesinde sütunlara aktarılmış. Çoğunlukla da eski yapılardan toplandığı belli olan ve çeşitli mermer cinslerinden yontulmuş olan sütunların büyük bir kısmı ise tek parçadan bir kısmı da iki parçadan oluşuyor.
Medusa Başı
Sarnıçta yer alan köşeli ya da yivli şekilde olan birkaç tane haricinde büyük bir çoğunluğu silindir şeklindedir. Sarnıcın kuzeybatındaki iki sütunun altında kaide olarak bilinen Medusa Başı, Roma Döneminde heykel sanatının başında gelmektedir. Sarnıcı ziyaretçi olan insanların en çok ilgisini çeken şeydir. Bir efsaneye göre de Yunan mitolojisinde yer altı dünyasında dişi canavarı olarak bilinen üç Gorgona’dan biridir.
Sarnıcın duvarları ve zemini tuğladan yapılmıştır. Tuğladan yapılmış olan yerler su geçirmemesi için Horasan harcıyla sınavmıştır. Osmanlı zamanında bir dönem sarayın su ihtiyacını buradan gidermiş sonrasındaysa Osmanlı’nın nehire kendi su tesisini kurması ile sarnıcı kendi haline bırakmayı seçmiştir. Seneler sonrasında Hollandalı gezgin P. Gyllius’un Bizans kalıntılarını inceleyebilmek için İstanbul’a gelmesi ile Sarnıç onun sayesinde bulunmuştur.
Sarnıcı gezmeniz için su seviyesinin üstünde yapılan platform üstünde loş ışıkların altında sütunların arasından tarih kokularını duyacaksınız. İlk durduğunuz nokta ağlayan taştır. Son durağınız ise kuzeybatı bölümünde 2 sütun altında kalan Medusa başı. Medusalar Roma döneminde heykel sanatından kaldığından çok önemlidir. Ziyaretçilerini büyüleyen Yerebatan sarnıcı oldukça ilgi çekmektedir.