Hatay, Türkiye’nin bir şehiri ve en kalabalık on üçüncü şehri. 2015 senesi itibarıyla 1.533.507 nüfusa sahiptir. Akdeniz’in doğu şeridinde 35° 52′ – 37° 4′ kuzey enlemleri ile 35° 40′ – 36° 35′ meridyenleri arasında yer alan Hatay’ın doğusunda ve güneyinde Suriye, batısında Akdeniz, kuzeybatısında Adana, kuzeyinde Osmaniye ve kuzeydoğusunda Gaziantep bulunur.
Tarihçe
Hatay Türkiye’nin en ehemmiyetli daha önceki yerleşim yeridir. Yapılan arkeolojik araştırmalarda milattan önce 100.000 ile 40.000 seneleri arasına tarihlenen belirtilere erişilmiştir. Şehir toprakları ilk Tunç Çağından itibaren Akat Beyliği ve M.Ö. 1800-1600 seneleri arasında Yamhad Krallığına bağlı bir beyliğin hudutları içerisinde bulunmuştur. Daha sonra MÖ 17. asır sonlarında Hititlerin ve MÖ 1490 senelerinde Mısır’ın egemenliğine girmiştir. Hemen peşinden Urartular, Asurlular ve Persler’in egemenliğine girdi.
MÖ 300 seneninde Antakya heyetmiş ve şehir hızla gelişmiştir. Şehir MÖ 64 seneninde Roma İmparatorluğu’na katılmış ve imparatorluğun Suriye eyaletinin başkenti olmuştur. İslam silahlı gücü tarafından fethedilmiş, Emevi ve Abbasi egemenliğinde kalmıştır. Daha sonra 877’de Tolunoğulları’nın fethettiği topraklar sırayla Ihşitler ve Selçuklulartarafından yıkılan Halep merkezli Hamdanoğulları (Beni Hamdan/Hamdânîler) egemenliğine girdi. 969 seneninde Bizans İmparatorluğunun topraklarına katılan şehir 11-12.asırlarda Haçlı Seferleri esnasında da ehemmiyetli rol oynamıştır. Antakya Memlûk Devleti tarafından Haçlıların elinden alınmıştır (18 Mayıs 1268).
Osmanlı İmparatorluğu dönemi
1516’da Yavuz Sultan Selim bu toprakları fethetmiş ve Osmanlı İmparatorluğu dönemi başlamıştır. Memlûk Devletinden zapt edilen Antakya, Osmanlı İmparatorluğu’nda önce Halep’e bağlı bir sancak ve daha sonra kaza olarak yönetilmiştir. Bu dönemde Antakya, Asi Nehri ile Habib Neccar Dağı arasındaki dar ve meyilli alanda, 1,5–2 kilometre²’lik bir alan üzerine yerleşmiş orta büyüklükte bir şehirdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun Hatay’daki hakimiyeti 1918 seneye kadar devam etti.
Hatay Devleti
Fransa’nın Suriye’ye bağımsızlık tanıması için yapılan çalışmalar üzerine Türk Hükümeti’nin müdahalesi ile bağımsız Hatay Devleti heyetmiş aynı gün Hatay Meclisi yasama çalışmalarına başlamıştır. 1 sene sonra bu meclis Hatay’ın Türkiye’ye katılması kararını alınca 5 Temmuz 1938 Günü[kaynak belirtilmeli] Türk Silahlı gücü’nun Hatay’a girmesiyle Hatay Türkiye hudutlarına dahil olmuştur.[kaynak belirtilmeli]
Cumhuriyet dönemi
Mondros Ateşkesinden sonra Fransız işgaline uğrayan Antakya, İskenderun ve havalisinde İskenderun Sancağıisimiyle bir idare heyetti. 2 Eylül 1938’de bu sancakta kurulan Hatay Cumhuriyeti’nin reisicumhur Tayfur Sökmen, başbakanı Abdurrahman Melek, meclis başkanı Abdülgani Türkmen, ulusal marşı İstiklâl Marşı olmuştur.
Hatay Devlet Meclisi 23 Temmuz 1939 tarihinde Türkiye Cumhuriyetine iltihak kararı almıştır. 23 Haziran 1939’da “Hatay” isimiyle bir vilâyet olarak Türkiye’ye katılmıştır.[kaynak belirtilmeli]
2012 seneninde çıkarılan 6360 sayılı yasa ile Hatay’da hudutları şehir mülki hudutları olan büyükşehir belediyesi heyetti ve2014 Türkiye mahalli seçimlerinin ardından büyükşehir belediyesi çalışmalarına başladı.[6]
Coğrafya
Şehrin Altınözü, Antakya, Arsuz, Belen, Defne, Dörtyol, Erzin, Hassa, İskenderun, Kırıkhan, Kumlu, Payas, Reyhanlı,Samandağ ve Yayladağı olmak üzere 15 kazası vardır.
Akdeniz’deki ehemmiyetli bir liman şehri olan İskenderun ve merkez kazası Antakya, ilin en büyük iki yerleşim yeridir ve en ehemmiyetli geçim kaynağı portakal ve turunçgil tarlalarıdır.
Yüzölçümü
İl topraklarının yüzölçümü 5.524 kilometrekaredir.