Kuzguncuk İstanbul’un karmaşası arasında rengarenk çiçeklerin asırlık çınarların olduğu Boğaz’ın Anadolu yakasında yer alan şirin bir o kadar da gizemli bir semt.
Son dönemlerde bolca dizinin, filmin çekildiği Kuzguncuk çok eski bir İstanbul semti. Ancak son yıllarda artan popülerliği nedeniyle pek çok kişi için yeni bir keşif alanı.
Popülerliği artınca eskiden sayıları 3-5 olan kafe sayısı bugün 70 civarında. Hafta sonu iğne atsan yere düşmez bir kalabalığı ağırlayan Kuzguncuk, hem semtte yaşayanların hem de işletmecilerin duyarlığı nedeniyle hem tarihi dokusu bozulmadan yaşıyor hem de yeni dünyaya uyum sağlıyor.
Hadi şimdi Kuzguncuk gezimize başlayalım…
Kuzguncuk’a iki yolla ulaşabilirsiniz; biri sahilden Üsküdar ya da Beykoz yönünden gelip içeri girersiniz ya da yukarıdan Bağlarbaşı’ndan Nakkaştepe’den İcadiye Caddesini takip ederek inersiniz. Kuzguncuk’ta yeşille mavinin binbir renk tonunu bulabilirsiniz.
Kuzguncuk Evliya Çelebi’ye göre bu yöreye yerleşen ve uzun yıllar yaşayan Kuzgun Baba isminde bir veliden gelmektedir. Kuzguncuk, aslında 1900’lere kadar Yahudi yerleşimin ağırlıklı olduğu bir semt. Hatta Kudüs’e giden Hac yolunun başlangıcı sayıldığı için onlar için anlamı büyük. O dönemden kalma sinangoglar, batak hamamı, Yahudi mezarları bu yaşanmışlığı simgeliyor. Yahudilerden sonra diğer topluluklar ise Ermeniler ve Rumlar… O dönemlerde Türkler semtte çok azmış.
Kuzguncuk deyince akla hemen hoşgörü gelir. Üç inancın mabedini yan yana bu semtte görürsünüz. Kuzguncuk’ta Sinagog, Ermeni ve Rum kilisesi ve Cami yan yana bulunmaktadır. Dinlerin kardeşliğinin en güzel yaşandığı Kuzguncuk bu yönüyle dünyada sayılı mekanlardan biridir. Rivayet odur ki cami yapılması için yer bulunamadığı için kilisenin bahçesinde cami için yer açılmış ve Müslümanlarla Hristiyanlar yanyana ibadetlerini yapabilmişlerdir.
Kuzguncuk doğal güzellikleri ve eski Osmanlı’dan günümüze kadar ulaşan evleri sayesinde doğal bir dizi -film sütüdyosudur. Ekmek teknesi ve Perihan abla basta olmak üzere bir çok dizinin çekimine ev sahipliği yapmıştır. Evler şimdilerde aslına bağlı kalınarak restore edilmiş ve sokak aralarına güler yüzlü samimi insanların çalıştığı kafeler açılmıştır.
Büyük AVM’ler bulamazsınız Kuzguncuk’ta. Alışveriş yapmak isteyenler hoşsohbet bakkalların yolunu tutar. Bozulmamış doğası ve kendine has mahalle kültürü sayesinde birçok ünlüye ev sahipliği yapmıştır. Mustafa Kemal Atatürk Harbiye’deyken 7 yıl boyunca bu semtte Ali Fuat Cebesoy’un evinde kaldığı bilinmektedir.
Sevim Burak, Can Yücel, Rifat Ilgaz, Uğur Yücel bu semtte yaşamış sanatçılar arasındadır. Kuzguncuk’a gitme fırsatı olmayanlar Buket Uzuner’in Kumral Ada& Mavi Tuna isimli romanını okuyabilirler. Bu roman Kuzguncuk’u en güzel anlatan kitaplardan biridir. Ayrıca Nedret Ebcim’in Üc Dinin ve Ünlülerin buluştuğu Kuzguncuk kitabında ise burada yasayanlarla yapılan röportajlara ulaşabilirsiniz.
İstanbul’un en güzel yerinde, hala eski günlerin yaşandığı bir yer Kuzguncuk. Kuzguncuk’ta gezmeniz gereken özel mekanlar ile eskiyi yaşayacaksınız.
Eski zamanların güveni, eski zamanlarda yaşanan huzur dolu günler tam olarak Kuzguncuk’ta gezmeniz gereken özel mekanlar da yaşanıyor. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadığınız, ancak bir o kadar da tadına doyulmaz zaman dilimi bu özel yerde yaşanıyor. Deniz manzarası ve yeşilin hala bir arada kalmayı başardığı özel bir İstanbul konumu burası. Çünkü hala etrafa baktığınızda yeşilin birkaç tonunu bir arada görme şansı sizlere verilmiş. Bu şansı kaçırmayın.
Kuzguncuk’ta Gezmeniz Gereken Özel Mekanlar
Kuzguncuk merkezi olarak bilinen İcadiye Caddesi sahile inen uzun bir caddedir. Deniz tarafından caddenin girişinin karşısında 2 önemli mekan karşılar bizi.
Biri semt halkının Can babası yanı Can Yücel’in mekanı olarak da bilinen Çınaraltı Kafe, diğeri de eski meyhane havasını hala yaşatan İsmet Baba… Kuzguncuk’u gezmeye geldiyseniz Dolmabahçe ve Çırağan Sarayları manzarası eşliğinde Çınaraltı Kafeden çayınızı alıp keyif yapmayı unutmayın.
Marko Paşa Köşkü
19.yy’dan bugüne kadar gelmiş olan bu köşkü görmeden olmaz. Paşa unvanını alan ilk doktor olan Marko Paşa’nın köşküdür. Sabrı ile bilinen paşa, pek çok kişinin derdini de dinlemesiyle ünlüdür. Aynı zamanda mezarı da Kuzguncuk’ta bulunuyor. Mutlaka görmeniz gereken tarihi bir yapıdır. Günümüze büyük ölçüde olduğu gibi taşınmayı başarmıştır. Ağaçların arasında olan köşk, hala eski görkemini de taşıyor. Renkleri ile görenleri büyülüyor.
Perihan Abla Sokağı
Mahalle dizilerinde görmeye alışık olduğunuz bir sokak olan Perihan abla sokağı mutlaka görmeniz gerekenlerden. Renkleri evlerin yapısı ve mimarisi ile çok fazla dikkat çekiyor. Unutulmaz bir gezi için mutlaka rotalarınızda yer almalı. Nostaljik yapmak isteyen herkes, bu sokaktan geçerek tarihin – geçmişin tadını çıkarmalıdır. Renk renk evler, dar sokaklar ve ağaçlar altında kalan evlerin çatıları ile eşsiz bir görünüm elde edilmiş oluyor.
Kuzguncuk Evleri
Aslında Kuzguncuk’u Kuzguncuk yapan evleridir. Çünkü evlerin hem yapısı hem de ağaçlar arasında kalan görüntüsü, sizlere eşsiz bir görsel şölen sunar. Tarihi evler, var olan dar yapıları ile sizlere aynı zamanda geçmişteki mimariyi de gösterir. Keyifli bir gezi olmasını isteyenler için bu sokaklarda mutlaka yürüyerek, Kuzguncuk’un kültürünü yaşayarak öğrenmek açısından önerilerimizi sunuyoruz.
Cemil Molla Köşkü
1885 yılında Cemil Molla tarafından yaptırılmış olan köşktür. Kuzguncuk ile Beylerbeyi arasında bulunmaktadır. Halk arasında köşkün perili olduğu ve buradan ağlama seslerinin geldiği gibi rivayetler bulunmaktadır. Köşk için büyük ölçüde ilklerin yaşandığı, aynı zamanda eşsiz bir doğa manzarasının içinde olan bir köşk denebilir. Saray dışında ilk defa kalorifer tesisatının olduğu yapıdır. Aynı zamanda elektrik ve telefonun da ilk kez kullanıldığı yer olarak biliniyor.
Fethi Ahmet Paşa Yalısı
İnşa edilmiş olduğu tarih bilinmiyor; ancak tek bilinen gördüğünüzde büyülenecek olduğunuz. Doğası tamamen sizlere eşsiz bir manzara sunuyor. Beyaz yalı yeşilliklerin arasında gülümsüyor. Osmanlı Yalısı, II. Mahmud’un damadı tarafından satın alınmıştır. Mahallenin de en ilginç, en etkileyici yapısıdır. Fethi Ahmet Paşa Yalısı, iki katlı, 16 odalıdır. . Son derece geniş bir alana konumlandırılmış olduğundan dikkat çekicidir.
Kuzguncuk Lezzet noktaları…
Lâ Mekan
Önünden geçerken tarçınlı kurabiye kokusuyla sizi kendine çeken La Mekan, rengarenk sandalyeleri, çiçekleri ve Kuzguncuk manzarasına karşı konumlanan masalarıyla önce ruhunuzu sonrasında da güzel lezzetleriyle midenizi besliyor. Serpme kahvaltısı çok meşhur. Kahvaltı menüsünde yer alan zahter, turunç reçeli Antakya’dan özel olarak geliyor. Zeytinyağlı çeşitleri de çok leziz.
Adres: Kuzguncuk, İcadiye Cd. No:35, 34674 Üsküdar, İstanbul
Metet Közde Döner
Kırmızı et severlerin bu bölgeye gelince mutlaka uğradığı mekan. Döneri çok meşhur. Özelliği dönerin az yağlı ve yaprak stili kesilip servis edilmesi. Bu arada döner közde pişiyor. Etler Balıkesir Kepsut ilçesinden geliyor… Patates kızartmaları hazır sanayii işi değil. Yoğurt manda yoğurdu.
Kuzguncuk Mh., İnci Çayırlı Sokak (Tufan Sk.) No:2, 34674 Üsküdar/İstanbul
Tel: +902165533333